Balların Rengi Neden Farklıdır?
- 5.02.2024
- DETAYLI BİLGİ
Beslenme bütün insanlar için tanınmış temel bir haktır. Her insan yaşamı gereği kolay bir şekilde gıdaya ulaşabilmeli, sağlığı ve yaşam devamlılığı için bu döngüyü devam ettirmelidir. Günümüz gereği artık birçok kişi tüketeceği her gıdanın bilgisine sahip olmalıdır. Güvenli gıdaya ulaşıp, ne yediğimizi bilmek en az beslenme hakkına sahip olmamız kadar önem taşımaktadır. Marketlerde rafları incelediğimizde bütün gıdaların üzerinde besin etiketlerinin olduğunu görmekteyiz. Aslında bu etiket için gıdanın kimliği diyebiliriz.
Etiket, ürün içeriğindeki bilgileri tanımlayan ve ürünün satış durumunda tüketiciye doğru, net ve anlaşılır bir şekilde bilgilerin aktarılmasını sağlayan materyaldir. (1)
Besin etiketi ise o ürünün besin değeri, kalorisi, porsiyonu, içeriği vb hakkında tüketiciye bilgi aktarımı sağlayan araç olarak tanımlanır. Bilinçli her tüketici besin etiketi okumanın önemli olduğunu; bunun alışkanlık haline getirilmesi gerektiğini bilmektedir. Ne yediğimizi bilmek, tüketilen gıdanın firması hakkında bilgiye sahip olmak, besin değeri ve kalori hesabını öğrenmek yani kısacası tükettiğimiz gıdanın kimliğini öğrenmek her tüketicinin önem verdiği bir alışkanlık olmalıdır. Avustralya tüketicileriyle yapılan bir araştırmada etiketlerin kullanılmasının tüketicilerin bilinçli ve sağlıklı bir seçim yapmalarında etkili olduğu tespit edilmiştir. (2)
Eğer ülkemizde besin etiketi okuma durumu çok yaygın mıdır sorusu sorulacak olursa, git gide bu durumun öneminin arttığının ama hala yeterince üst noktaya gelmediğinin cevabını alabiliriz. Etiket okuma alışkanlığında yaş, cinsiyet, eğitim durumu ve sosyo-ekonomik durum etkili olmaktadır. (3)
Bu alışkanlığın kazanılmamasının nedenleri olarak neler sayılabilir diye baktığımızda;
• Etiket üzerindeki teknik terimlerin yetersiz olması,
• Bilgilerin net ve açık bir şekilde ifade edilmemesi,
• İçeriğin etiket üzerinde iyi gösterilmemesi,
• Tüketicinin acele edip zaman darlığında bilgileri önemsememesi,
• Bazı terimlerin anlaşılır olmaması ve yazan bilgilerin doğruluğuna ilişkin güvensizlik (4)
• Etiketin yeri, formatı, yazı karakteri büyüklüğü, yazının kontrast rengi tüketicilerin zorluk yaşamasına neden olmakta ve sonuç olarak bu tarz nedenler etiketin okunmaması ile sonuçlanmaktadır. (4)
Birleşik Krallık’ta bulunan 37 üniversiteden rastgele seçilen 500 öğrenci (375 kadın, 125 erkek) üzerinde yapılan bir araştırmaya göre sağlıklı beslenmeye olan ilgide besin etiketlerindeki bilgileri kullanmanın etkisi olup olmadığı incelenmiştir. Bu sonuçlara göre, eğitim düzeyi iyi olan grubun besin etiketlerini inceledikleri ve incelerken en çok içindekiler kısmını özellikle şeker ve yağ içeriklerine dikkat ettikleri görülmüştür. Besin etiketi okuma yüzdesinin bireylerin eğitim ve gelir düzeylerinin artmasıyla doğru orantılı olduğu ortaya konulmuştur. En sık okunan etiket bilgileri arasında ise üretim ve son kullanma tarihi, ürünün adı, markası ve içindeki maddeler kısmı yer almaktadır. Ancak bu en temel bilgilere bile dikkat etmeyen kişi sayısı da azımsanmayacak kadar fazladır.
Gıdanın etiketi, tanıtımı veya reklâmında sağlık beyanı yapılabilmesi için gıdanın besin öğesi profili açısından aşağıdaki koşullardan en az ikisine bir arada sahip olması zorunludur: (5)
• Bileşiminde en fazla 100 mg/100 kcal sodyum bulunan.
• İçerdiği enerjinin en fazla %10’u doymuş yağ asitlerinden gelen.
• İçerdiği enerjinin en fazla %10’u ilave şekerden gelen.
• Doğal olarak bileşiminde en az 55 mg/100 kcal kalsiyum bulunan.
Sağlık beyanları, aşağıdaki bilgilerin etikette veya etiketin olmadığı durumlarda da kullanılabilir: (5)
• Dengeli ve çeşitli beslenme ile sağlıklı yaşamın önemini belirten ifade.
• Beyan edilen faydalı etkinin sağlanması için tüketilmesi gereken gıda miktarı ve tüketim şekli.
• Gerektiğinde, bu gıdayı tüketmemesi gerekenler için uyarı mesajı.
• Fazla tüketilmesi durumunda sağlığı olumsuz etkileyebilecek gıdalar için uygun bir uyarı.
SONUÇ
Yazımızı sonlandıracak olursak, satın aldığımız her gıdanın üzerinde bulunan ‘’besin etiketi’’ biz tüketiciler için ortaya konulmuş önemli bir bilgilendirme aracıdır. Sadece son tüketim tarihine bakıp bir şeyler almak doğru bir davranış değildir. Açık, net, güvenilir, şeffaf bir şekilde ortaya konan bu açıklamalar satın alacağımız her ürün hakkında bizi bilgilendirmektedir. Günlük alınması gereken porsiyon miktarı, verilen enerji miktarı hatta öyle ki üretici firma hakkında dahi bize yeteri kadar bilgi sağlamaktadır.
Öyle ki bu durumu bir örnekle açıklamak istersek; kendimizin herhangi bir şeye karşı alerjik reaksiyon verdiğini düşünelim. Örneğin glütene karşı alerjimiz var ise bunu aldığımız ürünün etiketinden okuyarak içerip içermediğini anlayabiliriz. Çünkü içerik yönünden etiket bize yol göstericidir. Yani gıdanın kimliği olan bu durum hayatımızın her noktasında karşımıza çıkmaktadır. Bizler etiket okuma alışkanlığı kazanmalı, bilinçli bir tüketici olma konusunda ilerlemeliyiz.
Kaynaklar:
1. Pride, W., Ferrell, O.C. (2013). Foundations of Marketing. Cengage Learning. Higher Education, 220.
2. Williams, P., Stirling, E., Keynes, N., 2004. Food fears: a national survey on the attitudes of Australian adults about the safety and quality of food. Asia Pacific Journal of Clinical Nutrition, 13(1), 32-39
3. Ollberding, N.J., Wolf, R.L., Contento, I., 2011. Food el use and its relation to dietary intake among US adults. J Am. Diet. Assoc. 111: 47-51.
4. Besler, H.T., Buyuktuncer, Z., Uyar, M.F., 2012. Consumer understanding and use of food and nutrition labeling in Turkey. J. Nutr. Edu. and Behav. 44: 584-91.
5. Türk Gıda Kodeksi Beslenme ve Sağlık Beyanları Yönetmeliği, Resmi Gazete 2017.