Ne Kadar Sanal Su Tüketiyoruz?

Lütfiye Nisa ÖNGER | 04.04.2021

Sanal su, 1990’lı yıllarda Profesör Tony Allan tarafından bilime kazandırılmış bir terimdir. Allan, Orta Doğu ve Kuzey Afrika gibi bölgelerde yaşanan su kıtlığının çözümü üzerinde çalışırken bu kavramı ortaya atmıştır. Su imkanlarının kısıtlı olması, tarım sektörünü ve dolayısıyla gıda güvenliğini* etkilediği için sanal suyun önemi gün geçtikçe fark edilmektedir[1].

Sanal su, tarımsal veya endüstriyel bir ürünü üretmek için gereken toplam su miktarıdır. Başka bir deyişle, ürünün içeriğinde görülmediği halde üretimi esnasında kullanılmış suyun tamamıdır. Bir ürün için bu miktar sabit olmamakla birlikte çevre koşullarına göre farklılık gösterebilir. Örneğin, bir kilogram tahıl yetiştirmek için iklimi elverişli bir bölgede 1000-2000 kg su gerekirken; sıcak ve kurak bir ülkede bu tahılı yetiştirebilmek için 3000-5000 kg suya ihtiyaç duyulabilir. Çiftlik hayvanları ve ürünlerinin üretimi için ise bu değer 5-20 kat daha fazladır. Neredeyse her ürünün üretimi için su gerekli olduğundan endüstriyel ürünler ve hizmetlerde de sanal su söz konusudur. Örneğin; bir tane pamuklu tişörtün üretilmesi için 4100 litre, bir sayfa A4 kağıdı için 10 litre ve bir çift deri ayakkabı için ise ortalama 8000 litre su kullanılır[2, 3].

Sanal su ve su ayak izi birbiriyle bağlantılı kavramlardır. Su ayak izi; birey, işletme veya ülke tarafından tüketilen ürünlerin ya da hizmetlerin üretilmesi için kullanılan toplam su hacmidir. Sanal su, sadece bir ürün için gerekli su miktarını belirtirken su ayak izi; bir kişi, işletme ya da ülkenin faaliyetini sürdürebilmesi için gereken toplam su miktarını ifade eder. Böylece tüketilen toplam ürünün ya da hizmetlerin sanal su içerikleri kullanılarak su ayak izi hakkında tahmin yürütülebilir[3].

Bir ülke, üretilmesi için çok fazla su gereken bir ürünü başka bir ülkeye sattığında ise suyu sanal bir şekilde ihraç etmiş olur. Yani, o ürünü üretmek için tüketeceği su miktarını da ihracatla karşılamış olur. Bu durum, su kıtlığı yaşayan ülkelerde suyun daha etkili bir biçimde kullanılmasını sağlar. Su kaynağı açısından zengin olan ülkeler de fazla su gerektiren ürünleri üreterek ihracattan faydalanabilir. Normal şartlarda bu ülkeler arasında suyun taşınması ya da ticareti, mesafeden dolayı maliyetli olduğundan tercih edilmez. Böylece, sanal su ticareti ile hem küresel su verimli kullanılır hem de yetersiz su kaynağına sahip ülkelerde temiz suya erişim sağlanır[4].

‘Bir insan, her yıl 1 metreküp suya içebilmek için; 50-100 metreküp suya evsel kullanım için ihtiyaç duymaktadır. Gıda ihtiyacını karşılamak için ise en az 1000 metreküp suya gereksinim duyulmaktadır.’ [5]

1 metreküp suyun yaklaşık 1000 litreye denk geldiğini düşünürsek**; her yıl kişi başı 1 milyon litre su, gıdaların üretimi için kullanılmaktadır. Yağmur sularıyla  doğal olarak elde edilen ya da sulama sistemleriyle taşınan su da bu sayılara dahildir ve çevre koşullarına göre sayılar farklılık gösterebilmektedir. Tarım sektörü için kullanılan su, sanayi ve belediye sektörlerinde toplam kullanılan suyun 10 katından fazla olduğundan dolayı ulusal su bütçelerinin % 90’dan fazlası tarım sektörüne ayrılır[5].

Ürünlerin içeriğinde fiziksel olarak göremediğimizden ötürü, sanal su kullandığımızı fark edemiyoruz. Ancak, görmesek de gıdalarla birlikte içerdikleri sanal suyu da tüketiyoruz. Kahvaltıdan bu duruma örnek verirsek; bir bardak süt, 2 dilim ekmek ve bir yumurtayı üretmek için kullanılan 415 litre suyu da tüketmiş oluruz. Günlük kişi başı su tüketim miktarları ise et tüketen biri için ortalama 5000 litre (15 küvet dolusu su), vejetaryen biri için de 2700 litre (8 küvet dolusu su) olarak hesaplanmıştır[6]. En sık tüketilen bazı gıdaların içerdiği ortalama sanal su miktarları aşağıdaki tabloda verilmiştir[3].

Bu sayılar, kapsamlı bir hesaplama sonucunda bulunuyor. Hayvanların içtiği suyun yanında, bakımında ve yediği yemlerin üretiminde kullanılan su da hesaplamaya dahil ediliyor. Örneğin, yaklaşık 200 kg kemiksiz et elde edilen bir sığır ortalama 3 yılda yetişiyor. Bu süre zarfında sığırın beslenmesi için yaklaşık 1300 kg tahıl, 7200 kg yem, içmesi için 24 metreküp su ve bakımı için ise 7 metreküp su kullanılıyor. Tahıl ve yemlerin üretiminde kullanılan sularla birlikte toplam harcanan su litre cinsinden hesaplandığında, 1 kg etin soframıza gelebilmesi için ortalama 15340 litre suya ihtiyaç duyulduğuna ulaşılıyor[3]. 

Bahsedilenler dışındaki bazı temel ürünlerden 1 kilogram üretilebilmesi için gereken ortalama miktarlar ise aşağıdaki tabloda mevcuttur. Bu tablo incelendiğinde, hayvansal ve işlenmiş gıdalardaki sanal su içeriğinin* diğer besinlere göre daha fazla olduğu göze çarpıyor. Hayvansal gıdalar için bu miktarın fazla olması; yukarıdaki hesaplamada da belirtildiği gibi hayvanların uzun sürede yetişmesi, besin tüketmesi ve üretiminin az olmasından kaynaklanır. İşlenmiş gıdalarda* ise işlemden geçme aşaması çoğaldıkça o gıdanın üretimi için gereken su miktarı da arttığından dolayı sanal su miktarı yüksektir[3].

Sonuç olarak; dünya nüfusunun artması, küresel ısınma ve kuraklık gibi sorunlarla karşı karşıya kaldığımız bu günlerde suyun kullanımına daha çok dikkat edilmelidir. Evlerde gözle gördüğümüz su harcamalarında gösterdiğimiz hassasiyeti, gıdalarımızın içinde saklı olan ve onların soframıza gelmesini sağlayan gerçek anlamda göremediğimiz sular için de göstermeliyiz. Gıda israfı  ile hem gıdaları hem de onları üretmek için kullanılan suları kaybederiz. Bu yüzden, eğer suyumuzu korumak istiyorsak gıda israfından kaçınmalıyız. Her gün et tüketen biriyseniz de haftada bir gün et tüketmeyerek suyun korunmasına yardım edebilirsiniz.

**Dipnot: 1 metreküp suyun kaç litre olduğu ortamdaki; sıcaklık, atmosfer basıncı ve suyun saflık derecesine göre değişkenlik göstermektedir.

Sözlük
*Gıda güvenliği: Gıda güvenliği, kontaminasyonu ve gıda kaynaklı hastalıkları önlemek için gıdanın kalitesini koruyan koşulları ve uygulamaları ifade eder[7].
*Sanal su içeriği: Bir ürünün sanal su içeriği, ürünün üretildiği ya da tüketildiği yerde ölçülen ve o ürünü üretmek için kullanılan su hacmidir. 'Sanal' sıfatı, bir ürünü üretmek için kullanılan suyun çoğunun üründe bulunmadığını ifade eder. Ürünlerin gerçek su içeriği, sanal su içeriğiyle karşılaştırıldığında genellikle ihmal edilebilir düzeydedir[5].
*İşlenmiş gıda: Bir gıdanın yeme kalitesini veya raf ömrünü değiştirmek için yapılmış herhangi bir değişikliktir. Gıdaların doğal çürüme süreçlerini yavaşlatarak veya durdurarak gıdaları korumak için bilimsel ve teknolojik ilkeleri uygulamaktır[8].

Kaynakça
[1] Allan, J. A. (1993). Fortunately there are substitutes for water otherwise our hydro-political futures would be impossible. Priorities for water resources allocation and management, 13(4), 26.
[2] Chapagain, A. K., & Hoekstra, A. Y. (2003). Virtual water flows between nations in relation to trade in livestock and livestock products (No. 13). Delft: UNESCO-IHE (pp. 7-10).
[3] Chapagain, A. K., & Hoekstra, A. Y. (2004). Water footprints of nations. (Value of Water Research Report Series; No. 16). Unesco-IHE Institute for Water Education (pp. 10-52).
[4] Hoekstra, A. Y., & Hung, P. Q. (2003) Virtual water trade. In Proceedings of the international expert meeting on virtual water trade (Vol. 12, pp. 1-244).
[5] Allan, J. A. (1997). 'Virtual water': a long term solution for water short Middle Eastern economies?.London: School of Oriental and African Studies, University of London (pp. 3-5)
[6] Allan, T. (2011). Virtual water: tackling the threat to our planet's most precious resource. Bloomsbury Publishing (pp. 2-9).
[7] USDA, United States Department of Agriculture, 2021, https://ask.usda.gov/s/article/What-does-food-safety-mean
[8] Food and Agriculture Organization, 2021, Processed Foods For Improved Livelihoods, http://www.fao.org/3/y5113e/y5113e04.htm#bm04